(AI-İK)Algoritmaların Çağında İnsanı Korumak

Eylül 6, 2025Yunus Nurses

İnsan Kaynakları, bir şirketin temel taşıdır. Çalışanların mutluluğunu, verimliliğini ve bağlılığını doğrudan şekillendirir. Artık bu yapıya yeni bir güç eklendi: Yapay Zekâ.

Yapay zekâ; işe alım süreçlerinden performans değerlendirmelerine, eğitim programlarından çalışan deneyimine kadar her alanda devrim yaratıyor.

–  ⁠Doğru adayı seçmek için CV taramanın ötesine geçip yetkinlikleri analiz edebiliyor.

-⁠  ⁠Çalışanların güçlü ve gelişime açık yönlerini objektif verilerle ölçebiliyor.

–  ⁠Kişiselleştirilmiş eğitim ve kariyer yolları tasarlayabiliyor.

–  ⁠İşe alımdan performans yönetimine, eğitimden bordro ve idari süreçlere kadar geniş bir yelpazeyi yönetebiliyor.

Ama…

Unutmamak gerekir ki, İK’nın özü insandır. Yapay zekâ bize daha adil, veriye dayalı ve hızlı karar alma imkânı sunarken; empatiyi, sezgiyi ve insani dokunuşu asla yerine koyamaz.

Ancak burada önemli bir denge var. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, insanın özünü kavrayamaz. Yapay zekâ; duyguları hissedemez, empati kuramaz, kırgınlıkları ve umutları anlayamaz. Bir şirketi büyük yapan yalnızca verimlilik ya da algoritmalar değil, insana dokunabilme becerisidir. Bu nedenle geleceğin İnsan Kaynakları, yapay zekâyı insana daha fazla alan açmak, onu daha iyi anlamak ve daha adil bir iş kültürü yaratmak için kullanabilen profesyoneller tarafından şekillenecek.

Kısacası, veriyi yöneten şirketler rekabet edecek; insanı anlayan şirketler kazanacak. İnsan Kaynakları’nın geleceği, algoritmalar ile insani değerler arasında kurulan dengede şekillenecek.

Bir yanıt yazın